Yaz aylarında dış kulak enfeksiyonları artıyor! – SAĞLIK

Havuz ve deniz suyunun kulağa girmesi nedeniyle dış kulak enfeksiyonları meydana gelebilir. Özellikle güvenliği belli olmayan yüzme havuzlarının dış kulak yolunu kirletmesi nedeniyle yaz aylarında bu hastalıkla çok daha sık karşılaşıyoruz. Dış kulak kanalı çeşitli mekanizmalar sayesinde kendini çok iyi koruyan bir yapıya sahiptir. Halk arasında kulak kiri olarak bilinen yağlı tabaka bu fonksiyonun en önemli bileşenidir. Kanalın nemini sağlar ve asitliği düzenler. Dış kulağın asitlik seviyesini düzenleyerek flora mikroorganizmaları dediğimiz mikroorganizmaların yaşamına uygun hale getirir. Bu asit seviyesi aynı zamanda zararlı mikroorganizmaların yerleşip enfeksiyonlara neden olmasını da önler. Bu kanalın suyla aşırı teması, yapısının bozulmasına neden olur. Suyla temas eden kulakları pamuklu çubuklarla temizlemeye çalışmak da bu dokuya zarar verir. Ayrıca bu kulak pamukları kulağın çok ince derisine zarar vererek zararlı mikroorganizmaların enfeksiyon kapma riskini artırır. Dış kulak enfeksiyonunun belirtileri nelerdir? Erken dönemde genellikle kulakta dolgunluk, kaşıntı ve hafif akıntı eşlik eder. Daha sonraki dönemlerde dayanılmaz ağrılara neden olabilir. Kulağa dokunduğunuzda ciddi bir hassasiyet oluşur. Bazı hastalarda ağrı ağzın açılıp kapanma hareketlerini kısıtlayacak boyutlara ulaşabilmektedir. Tedavi nasıl ilerliyor? Tedavide genellikle antibiyotik ve steroid damlalar yeterlidir. Kulak burun boğaz doktorları dış kulak yolundaki iltihaplı dokuyu temizler, dış kulak yolunun bakımını yapar ve bu damlaları kullanmaya başlarlar. Ancak ileri derecede dış kulak yolu ödemi olan hastalarda dış kulak yoluna antibiyotikli pamuklu çubuklar yerleştirilip damlalarla ıslatılması gerekebilir. Bazı hastaların oral antibiyotiklere de ihtiyacı olabilir. Tedavi sırasında kulağınızı en az 2 hafta sudan korumanız önemlidir. “Şeker hastaları yüksek risk grubundadır!”Hastalık tedavi edilmezse tekrarlayan enfeksiyonlara neden olabilir. Bağışıklık sistemi baskılanmış hastalar ve şeker hastaları komplikasyon gelişmesi açısından yüksek risk grubuna girmektedir ve tedavilerinin acilen yapılması gerekmektedir. Kaynak: (guzelhaber.net) Güzel Haber Masası

—–Sponsorlu Bağlantılar—–

—–Sponsorlu Bağlantılar—–

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir